Kaybettiğimiz İki Değerli Ağabeyimiz; Aydın Karasüleymanoğlu ve Mustafa Düzleme

Kaybettiğimiz İki Değerli Ağabeyimiz; Aydın Karasüleymanoğlu ve Mustafa Düzleme

Ölüm söz konusu olunca hep şu şiir aklıma gelir;

“Bu dünyada üç nesneden korkarım
Bir ayrılık, bir yoksulluk, bir ölüm
Ölüm haktır öleceğiz
Ayrılık da şöyle böyle
Ya yoksulluğa ne diyeceğiz?”


Evet, ölüm hak ve doğanın diyalektik akışında doğum, dirim ve ölüm var çünkü…
Daha geçen hafta Aydın Karasüleymanoğlu ağabeyimiz, üç gün önce de Mustafa Düzleme ağabeyimiz aramızdan ayrıldı, sonsuzluğa uğurlandı. Kısaca da olsa her iki kültür sanat adamı ağabeyimizden söz edeceğim.

Aydın Karasüleymanoğlu (1942-30 Ocak 2017)


Aydın Karasüleymanoğlu, adı gibi aydın, “Aydın Baba” lakabı gibi baba bir adamdı.
Tanıdığım kadarıyla Artvin’in babasıydı. Artvin’in edebiyatı ve kültürünü temsil eden konumundaydı. Onunla ilgili olarak 2013 yılında bir tanıtım yazısı yazmıştım, belki okurlarımız anımsayacaktır. Aynı yıl, Vayloğ Dede kitabımın Halk Ozanları Kültür Derneğindeki imza gününe OZAN DER Başkanı Kenan Şahbudak ve arkadaşlarım dışında Murtaza Demir, Emel Sungur ve Aydın Karasüleymanoğlu gelen birkaç dostumdan biriydi.
Aslında Aydın Babadan önce eşi Şahver Hanım ve oğlu Ozan ile Zafer Çarşısında açılan bir resim sergisinde tanımıştım. Şahver Hanım da Artvin halk kültürü alanında üretken bir yazar olarak önemli bir kişilik…
Kırkın üzerinde yapıt bırakan Aydın Kara Süleymanoğlu'nun yalnızca Artvin değil kültür ve sanata değer ve önem verenlerin de unutmayacağını belirtmek istiyorum.

Mustafa Düzleme (1951-25 Mart 2017)

Seksenli yılların başında Urfa’dan Malatya’ya geldiğimde kentin birçok yerine asılan Malatya Kayısı Festivali afişlerinin altında imzası bulunan Mustafa Düzleme’nin kim olduğunu hep merak ederdim. Afişlere resim yapan ressam olarak tanıyordum ama Malatya'da İl Kültür Müdürlüğünde görev yaptığını öğrendim. Kendisi tanışalı anımsadığım kadarıyla çeyrek yüzyıldan fazla bir zaman oluyor.
Malatya’da iken Mustafa Düzleme ile haberleşir, sıkça görüşür, sohbet ederdik. Anılarını, çalışmalarını anlatırdı. Psikolojik rahatsızlığını nasıl yendiğini ve sonraki durumunu anlatırdı. Sanatıyla ilgili çalışmalarını, yapıtlarını birilerinin izinsiz olarak alıp yayımladığını, kendisinin bu konudan üzüntü duyduğunu belirtirdi.
Çizim sanatı (gravür) ve ustalarının çok az olduğunu belki de çoğumuz bilmiyoruz. 2012 yılında Ankara'da Malatya Günlerinde Boray Yenipazar'ı tanıdığım zaman bunun daha önemli olduğunu anladım. Boray Yenipazar'ın bu sanatın inceliklerini çalışmaları ile örnekleyerek anlattı. Boray Yenipazar, Malatya’nın tarihsel yapılarını, kültürel simgelerini çizimle dile getirmiş. Bugünlerde haberleşiyoruz, Polis Haftasında Malatya çizimleri ile Pul Müzesinde sergi açmak istiyor, çerçeve ve diğer masraflar için destek bekliyor. Ben de kendisi ile söyleşi yapacağım.
Malatya İl Kültür Müdürlüğü'nün burnunun dibinde duran sanatçıyı neden görmediğini değerlendirilmediğini düşündüm. Oysa Mustafa ağabey kurumun elemanıydı, kurumda çalışıyordu. 2015 yılında kendisi ile görüşme yaparak yaşamöyküsünü düzenledim ve 2 Mayıs 2015 tarihinde "Sanatçılarım" sitemde yayınladım.
Bununla birlikte çizimlerini kitap olarak yayınlamasını önemsediğimi ve yardımcı olacağımı belirterek sekiz sayfalık bir tanıtım broşürü hazırladım ve kendisine gönderdim.
O kadar çiziminin ortada kalmamasını, kitap haline dönüşmesini, kalıcı kılınmasını diliyorum ama elimden bir şey gelirse de yardımcı olmak istediğimi belirtiyor, 2 Mayıs 2015 tarihinde yayınladığım yazımda belirttiğim konuyu bir kez daha anımsatıyor, hak rahmet eylesin diyor, ailesine ve yakınlarına, kurumuna başsağlığı diliyorum.
"Yirmi yıldan fazla bir süredir tanıdığım Sayın Mustafa Düzleme'nin sanatı ile ilgili İnönü Üniversitesinde bir çalışma yapılıp yapılmadığını bilmiyorum ama yapılmasının gerekli olduğuna inanıyorum."

Yorumlar

Popüler Yayınlar