ÂŞIK YOKSULİ’DEN MAHZUNİ’YE ŞİİRLER






ÂŞIK YOKSULİ’DEN MAHZUNİ’YE ŞİİRLER *

Süleyman ÖZEROL/Araştırmacı-Gazeteci


Âşık Yoksuli altmışlı-yetmişli yıllarda köyümüz Ballıkaya’da 1 ve çevremizde Âşık Veysel, Âşık Mahzuni kadar tanınan bir halk ozanıydı. Oldukça genç olmasına karşın, yerel ağzı ve motifleri iyi kullanması/işlemesi nedeniyle plakları zevkle dinlenirdi. “Mühür gözlüm bu güzellik sendeyken”, “Ela gözlüm bu yıl bizim ele gel”,”Bahçenizde bir taş attım vişneye” ve daha birçok türküsü bu dönemlerde okuduğu türkülerdir.
Asıl adı Tevabil TEMUROĞLU olan Âşık Yoksuli, 1944 yılında Arapgir’in Ulaşlı köyünde doğar. Yaşamı gereği yoksulluğuyla oradan oraya ailesi ile birlikte dolanır durur. Çok yer gezer. Adını yoksulluğundan alır. Mahzuni, Muhlis Akarsu, Abdullah Papur gibi ozanlarla birlikte hareket eder, onlarla yurt içinde ve dışında konserlere katılır. “Tam bağımsız Türkiye” ideali nedeniyle zamanın yöneticilerine taşlamalar yapar. Bu nedenle de mahpuslara düşer, yaşamı zorluklarla geçer. Ülkemizde yaşanan kargaşanın “Bir oyunun parçası” olduğunu, halkımızın bu oyuna alet olmamasını, ayrımcılığa karşı çıkmasını ister. “Hele aç gözünü bu nasıl ortam” diyerek ülkemizin konumunu Atatürk’e şikâyet eder.
Şiirlerinde, toplumsal konuların yanında sevda, gurbet, hasret gibi konuları işler ve bunları seslendirir. Âşık Veysel, Âşık Ali İzzet, Âşık Mahzuni gibi ozanların şiirlerinden etkilenmiş olup, Âşık Mahzuni’yi usta olarak kabul eder. Hem söz hem müzik yönünden karşılıklı olarak birbirlerinden etkilendikleri onları yakından tanıyanlarca dile getirilir. Hatta yetmişli yıllarda Yoksuli’nin, Mahzuni’nin ününe yetişeceğini öne sürenler olur. 12 Eylül döneminde mahpusluk, baskı ve işkenceler sağlığını bozar, 1985 yılında kan kanserinden dolayı aramızdan ayrıldığında daha 41 yaşındadır. Ölümünden sonra kasetleri yeniden yayınlanır. Oğlu Erkan ve kardeşi Naki ailede geleneği sürdürenlerdendir.
Yoksuli, birçok halk ozanına benzek yazmıştır. Bunlar arasında Mahzuni başta gelir. Aşağıdaki şiiri, hem Mahzuni’ye benzek oluşu, 2 hem de günümüz ozanlarının belli başlılarını dile getirmesi yönünden oldukça önemlidir.


Çeşit çeşit deli vardır dünyada

Aladeli kızıl deli mor deli
Bir Kırşehir’de biri Konya’da
Her köşede birkaç türlü var deli
Oy deli deli-Vay deli deli
Bizim bu deliler-Başka bir deli


Maraş’ta Mahzuni Sivas’ta Veysel

Çorum’da Gülabi Tokat’ta bir kel
Gürün’de Şah Turna Kangal’da Sümbül
Erzincan’da Yusuf Kemter kör deli
Bağlantı


Deliler delisi Nesimi Çimen

Feyzullah Çınar’ı unutma aman
Baş deli İhsani Zamani yaman
Kul Ahmet kendince başka deli
Bağlantı


Âşık Daimi’yle Davut Sulari

Meçhuli koparıp gitti yuları
Akarsu Kaçıran deliler piri
Çırakman’a uymaz asla her deli
Bağlantı


Hıdır Abdal delilerin çobanı

Zincire vur Ali İzzet ÖZKAN’ı
Bakırköylük hele bizim Reyhanî
Kul Hasan’ı Elazığ’a sür deli
Bağlantı


Kızıltuğ’u bağlamalı direğe

Meftuni’yi göndermeli nereye
Turabi’yi sıkıştırın araya
Hele bizim şu Yoksuli zır deli
Bağlantı 3


Yoksuli, Mahzuni’yi “Zamanın Pir Sultanı” olarak niteler. Yaşamında bazı olumsuz olayların getirdiği sıkıntılı günlerinde teselli verir.


Kara günün ömrü kısa

Olur dost Mahzuni olur
Kara günde dostun ise
Sorur dost Mahzuni sorur
Ağlama cananım
Sızlama cananım
Ciğerimi dağlama


Yaran olur yoldaş olur

Geniş günde yüze gülür
Yiğit başına çok işler
Gelir dost Mahzuni gelir
Bağlantı


Sen bir öz Türk ozanısın

Her derdini yazanısın
Zamanın Pir Sultancısın
Sabır dost Mahzuni sabır
Bağlantı


Dünya böyle döner devran

Kim bağlı kimi seyran
Kul Yoksuli sana kurban
Olur dost Mahzuni olur
Bağlantı 4


Yoksuli’nin başka bir şiiri de Mahzuni’ye “mektup” gibi…


Çoktan beri selamını almıyom

Gül yüzlü sultanım şahım nasılsın
Ne âlemde ne demdesin bilmiyom
Canda cananımsın ruhum nasılsın


Gine kalemde mi aziz ellerin

Kulağımda çınlar tatlı dillerin
Ne haldedir bülbüllerin güllerin
Bülbülü figanım ahım nasılsın

Ayrılalı oldu hayli bir zaman
Sinem püryan oldu gayrı eleman
Tezinden bir haber aman ha aman
Evrendeki şemsi mahım nasılsın


Dost Yoksuli Mahzuni’sin andıkça

Üstadın elinden içip kandıkça
Eşiğindir Kabem yüzün döndükçe
İbadetim kıblegahım nasılsın 5


Mahzuni’nin 17 Mayıs 2002 tarihinde aramızdan ayrılması üzerine duygu ve düşüncelerimi not ederken Âşık Yoksuli’nin ona şiirlerinden de söz etmeyi uygun buldum. Umarım gün gelir, “Mahzuni’ye Şiirler” de bir güldeste olur.


3 Haziran 2002-ANKARA


* Malatya Kültür Kanat Derneği Yayın organı MAKSAD Dergisinin 3. sayısında yayınlanmıştır.
1 Ballıkaya: Malatya-Hekimhan’a bağlı, Hekimhan-Arguvan ilçeleri arasında orta noktada bir köy.
2 İ. ÖZMEN: Alevi-Bektaşi Şiirleri Antolojisi-Cilt: 5, Kültür Bak. Yay., Ankara 1998, “Mahzuni Şerif, s.509”; “Çeşit çeşit deli vardır dünyada”
3 “Bir Güzelin Efkârından”, A/4
4 “Plaklardan Seçmeler”, B/2
5 “Dil Yarası”, B/4
29 Ocak 2008 tarihinde İNCE DÜŞÜNCELER sitesinde yayınlandı.

Yorumlar

Popüler Yayınlar