Süleyman Özkan
Süleyman Özkan
Ankara’da Kızılay ve Dikmen’den sonra en çok gittiğim üçüncü ya da dördüncü semt belki de Tuzluçayır’dır. 21 Ocak 2018 günü de Ali Kızıltuğ’un kırk yemeği vardı, Tuzluçayır’a gittim. Burada Süleyman Özkan ile telefonla görüştüm. Akrabamız olan bağlama yapımcısı Mehmet Ali Alpay ile birlikte geldiler. Yemekten sonra Aziz Kızıltürk, Mehmet Kundak da geldi ve M. Ali Alpay’ın oğlu yine bağlama yapımcısı olan Ali Alpay’a uğradık. Oradan da Süleyman Özkan’ın atölyesine gittik.
Ankara’da Kızılay ve Dikmen’den sonra en çok gittiğim üçüncü ya da dördüncü semt belki de Tuzluçayır’dır. 21 Ocak 2018 günü de Ali Kızıltuğ’un kırk yemeği vardı, Tuzluçayır’a gittim. Burada Süleyman Özkan ile telefonla görüştüm. Akrabamız olan bağlama yapımcısı Mehmet Ali Alpay ile birlikte geldiler. Yemekten sonra Aziz Kızıltürk, Mehmet Kundak da geldi ve M. Ali Alpay’ın oğlu yine bağlama yapımcısı olan Ali Alpay’a uğradık. Oradan da Süleyman Özkan’ın atölyesine gittik.
Süleyman Özkan çay hazırlarken Hüseyin Kara, Abdullah Oral, Ümit Özdizlekli ve adını anımsayamadığım iki kişi daha geldi. Çay içerken bir yandan da Süleyman Özkan’ın yaşamöyküsünü derledim.
Süleyman Özkan’ın şairliği, bağlama yapımcılığı yanında 1974 yılında kurulan Halk Ozanları Kültür Derneğinin yirmi yıl açık kalmasını sağlayan birisi olması yönünden bana göre önemli bir yeri var. Dernek konusunu ayrı bir yazı olarak düşündüğümden yaşamöyküsünü sunuyorum.
Süleyman ÖZKAN
Süleyman Özkan’ın şairliği, bağlama yapımcılığı yanında 1974 yılında kurulan Halk Ozanları Kültür Derneğinin yirmi yıl açık kalmasını sağlayan birisi olması yönünden bana göre önemli bir yeri var. Dernek konusunu ayrı bir yazı olarak düşündüğümden yaşamöyküsünü sunuyorum.
Süleyman ÖZKAN
30 Ocak 1955 tarihinde Erzincan ili İliç ilçesi Bağlıca köyünde doğdu. Hatice ve Hasan Özkan çiftinin altı çocuğundan en büyüğüdür.
Üç yaşında iken babasının görevi nedeniyle ailesiyle birlikte Ankara’ya geldi. İlk, orta ve lise öğrenimini Ankara’da tamamladıktan sonra Gazi Üniversitesi Yabancı Diller Yeksek Okulu İngilizce Bölümünü bitirdi.
İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünde göreve başladı. 2013 yılında bu görevinden emekli oldu.
Askerliğini İzmir Menemen’de yaptı.
Evli ve iki çocuk babası olup, Ankara’da oturuyor.
Âşık olan babası Hasan Özkan’ın etkisi ile küçük yaşta hem şiir yazmaya başladı hem de bağlama çalmayı öğrendi. Ayrıca davul çalmayı da…
Elektrik teknisyeni olan babası aynı zamanda bağlama, davul, keman, kaval, zurna, klarnet gibi pek çok müzik aletini çalabilen bir sanatçı idi.
Bu dönemlerde bağlama yapımcısı Mehmet Ali Alpay ile tanıştı. Ondan bağlama yapımcılığını öğrendiği gibi bağlama çalmasını da geliştirdi. M. Ali Alpay’ın tanıştırdığı Dr. Recai Özdil’den nota dersleri aldı. Şiir yazmayı ve bağlama çalmayı öğrenmekle birlikte bazı şiirlerini besteledi, çalıp söylüyor.
1986 yılında Halk Ozanları Kültür Derneğine üye oldu. Burada Âşık Hüdai, İsmail Nar, Mahzuni Şerif gibi ozanların deneyimlerinden yararlanarak kendisini geliştirdi. Derneğin 20 yıl başkanlığını yürüttü. Halen dernekte aktif üyeliğini sürdürüyor…
Şiirlerinde toplumsal konulara, sevda ve gurbet temalarına yer verdi.
Şiirleri çeşitli gazete, dergi ve antolojilerde yayınlandı.
Ozan Der Hacıbektaş şiir yarışmalarında dereceye girdi.
Yurt içinde çok yerde çok sayıda etkinlikte çalıp söyledi. Kültür Bakanlığı tarafından Türkistan’a gönderildi.
Hem oyma tekne ile hem de yaprak bağlama yapıyor.
Bağlama yapımcılığında kullandığı ağaçlar:
Teknede: Dut, gürgen, kestane, maun, pelensk, kelebek, köknar, ardıç…
Kolda (sap): Akgürgen, kırmızı gürgen…
Kulak (Burgu): Pelensk, gül, vengi, akçaağaç…
Eşiklerde: akgürgen, şimşir, kırmızı gürgen…
Çırak yetiştirmemiş ama çok kişiye deneyimleri ile yardımcı olmuş…
Bağlama yapımcılığının 44-45 yılda teknik yönden geçiş dönemi olarak değerlendiriyor.
21 Ocak 2018 günü Ankara'da kendisinden derlendi.
Üç yaşında iken babasının görevi nedeniyle ailesiyle birlikte Ankara’ya geldi. İlk, orta ve lise öğrenimini Ankara’da tamamladıktan sonra Gazi Üniversitesi Yabancı Diller Yeksek Okulu İngilizce Bölümünü bitirdi.
İçişleri Bakanlığı Nüfus ve Vatandaşlık İşleri Genel Müdürlüğünde göreve başladı. 2013 yılında bu görevinden emekli oldu.
Askerliğini İzmir Menemen’de yaptı.
Evli ve iki çocuk babası olup, Ankara’da oturuyor.
Âşık olan babası Hasan Özkan’ın etkisi ile küçük yaşta hem şiir yazmaya başladı hem de bağlama çalmayı öğrendi. Ayrıca davul çalmayı da…
Elektrik teknisyeni olan babası aynı zamanda bağlama, davul, keman, kaval, zurna, klarnet gibi pek çok müzik aletini çalabilen bir sanatçı idi.
Bu dönemlerde bağlama yapımcısı Mehmet Ali Alpay ile tanıştı. Ondan bağlama yapımcılığını öğrendiği gibi bağlama çalmasını da geliştirdi. M. Ali Alpay’ın tanıştırdığı Dr. Recai Özdil’den nota dersleri aldı. Şiir yazmayı ve bağlama çalmayı öğrenmekle birlikte bazı şiirlerini besteledi, çalıp söylüyor.
1986 yılında Halk Ozanları Kültür Derneğine üye oldu. Burada Âşık Hüdai, İsmail Nar, Mahzuni Şerif gibi ozanların deneyimlerinden yararlanarak kendisini geliştirdi. Derneğin 20 yıl başkanlığını yürüttü. Halen dernekte aktif üyeliğini sürdürüyor…
Şiirlerinde toplumsal konulara, sevda ve gurbet temalarına yer verdi.
Şiirleri çeşitli gazete, dergi ve antolojilerde yayınlandı.
Ozan Der Hacıbektaş şiir yarışmalarında dereceye girdi.
Yurt içinde çok yerde çok sayıda etkinlikte çalıp söyledi. Kültür Bakanlığı tarafından Türkistan’a gönderildi.
Hem oyma tekne ile hem de yaprak bağlama yapıyor.
Bağlama yapımcılığında kullandığı ağaçlar:
Teknede: Dut, gürgen, kestane, maun, pelensk, kelebek, köknar, ardıç…
Kolda (sap): Akgürgen, kırmızı gürgen…
Kulak (Burgu): Pelensk, gül, vengi, akçaağaç…
Eşiklerde: akgürgen, şimşir, kırmızı gürgen…
Çırak yetiştirmemiş ama çok kişiye deneyimleri ile yardımcı olmuş…
Bağlama yapımcılığının 44-45 yılda teknik yönden geçiş dönemi olarak değerlendiriyor.
21 Ocak 2018 günü Ankara'da kendisinden derlendi.
Yorumlar
Yorum Gönder