Celal Aydoğdu İle Söyleşi

CELAL AYDOĞDU İLE SÖYLEŞİ

aydod
Süleyman ÖZEROL

Yaşamöykünüzü kısaca anlatır mısınız?
1954 yılında Malatya Arguvan Bozan köyünde doğdum. 1966 yılında İlkokulu, 1969 yılında Ortaokulu, 1974 yılında Endüstri Meslek Lisesini Sivas’ta bitirdim. 2004 yılında Ön lisansımı tamamladım. 1976 yılından 1979 yılı sonuna dek Sivas’ta İlaç Mümessilliği Yaptım, 1981 yılı sonundan 1993 yılı ortalarına dek Sivas Belediyesinde, sırasıyla Zabıta ve Halkla ilişkiler Müdürlükleri birimlerinde çalıştım. 2003 başında SHÇEK, Büyükçekmece Yetiştirme Yurdu Müdürlüğünden “Usta Eğitici” olarak emekli oldum.

Şiir yazmaya ne zaman başladınız?

İlk kez 1974 yılı Ekim ayında yazmaya başladım.

Şiirlerinizle ilgili olarak size yardımcı olanlar ya da ustanız oldu mu?
Edebiyat öğretmenim Kemal Koçarslan, daha sonra da Rahmetle anıyorum, ustam Sefil Selimi’nin katkısı ve desteği oldu.

Şiirlerinizde özellikle yer verdiğiniz konular nelerdir?

Sevgi, gurbet, yurt, toplumsal ve dinsel değerler.

Takma ad ya da mahlas kullanıyor musunuz? Mahlası kim verdi?
“Aydoğdu” mahlasını kullanıyorum. Ustam Rahmetli Sefil Selimi verdi.

Şiirlerinizin ortaya çıkmasında-tanınmasında etkisi olanlar oldu mu?
Edebiyat öğretmenim Kemal Koçarslan, Mey sanatçısı, rahmetli Talip Oflaz, ustam rahmetli Sefil Selimi, araştırmacı Ali Şahin, araştırmacı-yazar Dr. Doğan Kaya…

Şiirlerinizden yayınlanan oldu mu? Yayınlandı ise ilk kez ne zaman ve nerede yayınlandı?
800’ü geçkin şiirim var. Henüz yayınlanmadı. Sadece 10 şiirim, bölgesel sitelerimizde yayında… Bunlardan ikisi ayrıca “Arguvan Olgusu” dergisinde yayınlandı.

Şiirleriniz yayınlandığında geleceğe yönelik ne gibi duygular taşıyordunuz?
Şiirlerimin başkalarınca paylaşımı elbette ki güzel bir duygu…

Seslendirdiğiniz ya da başkalarının seslendirdiği şiirleriniz var mı?
30 dolayında şiirimin ezgisini yapmış durumdayım. Teknik, yasal işlemleri tamamladıktan sonra, isteyen sanatçılar seslendirebilir.

Bağlama ya da başka bir saz çalıyor musunuz? Çalıyorsanız kimden ve ne zaman öğrendiniz?
Bağlama çalıyorum. 1974 yılında başladım. Özel bir ustam yok, ancak amatör olarak katıldığım topluluklardaki bağlama çalanlardan öğrendim.

Radyo ve televizyon programlarına katıldınız mı? Katıldıysanız ilk kez nerede ve ne zaman katıldınız?
Âşık Veysel’i anma etkinlikleri çerçevesinde 1981 yılı Haziran ayında Sivas Şarkışla ilçesinde katıldım.

Yaşayan halk ozanları ile ilişkileriniz nasıldır?
Sivas’ta iken iyiydi. Ancak, İstanbul’da ozanların katıldığı her hangi bir etkinlik yapılmadığından katılamıyorum.

Başka illerde programlara, etkinliklere katıldınız mı?
Sivas’ta iken katılmıştım.

Yarışmalara katıldınız mı? Katıldığınızda ödül kazandınız mı?
Katıldım. 2007 yılında Hacıbektaş’ta yapılan “Hacı Bektaş Veli’yi anma etkinlikleri” kapsamında şiir yarışmalarında “hece vezni” dalında “Elde Arama “ isimli şiirimle “ikincilik” ödülüne layık görüldüm.

Başka ilgi alanlarınız var mı?
20 yıllık izci lideriyim. 2007 yılında Asistan Eğitimci İzci Liderliği sınav ve uygulamasını kazandım.
Halen, bir Gençlik ve Spor kulübünde yöneticilik, bağlı bulunduğumuz, İzci Dernekleri Fedarasyonu’nda yönetim kurulu üyesiyim. Ayrıca Büyükçekmece Belediyesi Türk Halk Müziği Korosu’nda “ses elemanı” olarak görev yapıyorum.

Şiirleriniz hangi yayın organlarında yer aldı? (Gazete, dergi, kitap vb. kaynaklar)
“Arguvan Olgusu” isimli aylık dergide iki tane şiirim yayınlandı.

Sanatınız ve çalışmalarınızla neyi amaçlıyorsunuz?
Çevremize, bölgemiz insanına, şiirle bizi biz yapan değerlerimizi anlatmak, sevdirmek, gelecek kuşaklara sevdirmek başlıca amacım.

Sanatınız ve çalışmalarınızla ilgili olarak ailenizin, yakın çevrenizin ve Malatya halkının ya da ülkemiz halkının bakış açılarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Ailem, yakın çevrem ve bölgemiz insanı, sanat değeri olan, her güzel çalışmaların yanında olmuşlardır.

Halkımıza ve genç kuşaklara sanatınız ve çalışmalarınız hakkında neler söylemek istersiniz?
Genç kuşaklara; şiir ya da benzeri sanatsal çalışmaların içinde olmalarını, eğitim gerektiriyorsa almalarını öneriyorum. Biliyorum ki, sanatla uğraşmak, gençlerimizin ufkunu açacak, ruhsal açıdan doyurucu olacaktır.





Şiirlerindeki dil ve biçem…
Genellikle günümüz Türkçesi cümle ve sözcükleri kullanıyorum. 11’li ve 8’li dörtlüklerden oluşan şiir biçimini kullanıyorum.

Şiirlerinizden birkaç örnek verebilir misiniz?
Elde Arama, gönül, Arguvan, Arguvan Postası, Gel dostum gel Arguvan’a…
Şiirlerimin sözlerini ekte sunacağım.

Ben Öleydim

Azrail almadan can
Göreydim de ben öleydim
Başköşede Arguvan’ ı
Göreydim de ben öleydim

Yolları da asfalt olmuş
Dostlarımın, yüzü gülmüş
Bozan’ın da suyu gelmiş
Göreydim de ben öleydim

Hele gardaş düşünsene
Nasıl geçti bunca sene
Arguvan’da hastahane
Göreydim de ben öleydim!

Nasıl etsek nere gitsek
Ankara’ya tel mi çeksek
Fakülteye bir tek destek
Göreydim de ben öleydim

Arguvan’da ben de varım
Birbirine sarım sarım
Tarlasında sulu tarım
Göreydim de ben öleydim

Yapılmış Bırik Barajı
Kuru toprak, yok kıracı
Çalışırken gardaş bacı
Göreydim de ben öleydim

Aydoğdu’yum gördüm rüya
Bozan’ım da doymuş suya
Sözlerimi biri duya
Göreydim de ben öleydim

19 Mayıs 2006 Büyükçekmece


“Arguvan Olgusu ” Dergisinin…”Bozan” Sayısında Yayımlandı…

Gardaş

Muhabbet bağına girmek dilersen
Sahip ol eline diline gardaş
Ahdine andına sadık kalırsan
Uzanmaz hiç kimse gülüne gardaş

Ağlatma kimseyi hele zorunan
İncitme gedayı çürük narınan
Yakın tut arayı sadık yarınan
Dokunma garibin teline gardaş

Bilmediğin işin, geçme başına
Olurun, olmazın düşme peşine
Bakmazlar sonunda gözün yaşına
Kalırsın ellerin eline gardaş

Sahip ol sözüne sakın yıldırma
Halden bilmeyene halın bildirme
Gücün yetmediği taşı kaldırma
Kapılma kimsenin yeline gardaş

Deryalar da dolaş muhip dostunan
Sarmaş dolaş olma, kalleş yarınan
Öğünme malınan ne de varınan
Muhtaçsın komşunun külüne gardaş

Tırnağın var ise kaşı başını
Zehir zıkkım etme tatlı aşını
Vefasız yar için, dökme yaşını
Kıymet bilen için, ölüne gardaş

Olur isen gururunla ol yaşa
Ölür isen onurunla öl yaşa
Kısacık ömrünü, er gibi yaşa.
Yoksa adın sanın siline gardaş

Aydoğdu’yum geldim sözüm sonuna
Haksız edepsizin varma yanına
İyilik sağlık dile önce canına
Ektiğin biçersin biline gardaş

25 Aralık 2006 Büyükçekmece

Başka Kapıya

Namerde yer yok burda dost kapısı
Gönül sarayı bu Hak’kın yapısı
Burada canandır candır hepisi
Değil isen haydi başka kapıya

Yandık hak aşkına, kalmaz külümüz
Sevgi, muhabbete dosta yönümüz
Can cana yan yana hakka özümüz
Değil isen haydi başka kapıya

Nefsini burada öldürmelisin
Özün dara çekip bildirmelisin
Senliği benliği kaldırmalısın
Değil isen haydi başka kapıya

Edepdir erkândır usul özümüz
Hakka hakikate dönük yüzümüz
Açıldı çok şükür gönül gözümüz
Değil isen haydi başka kapıya

Sevgiye sabrını katık etmeden
Dostları canları mutlu etmeden
Sana verileni lokma etmeden
Gider isen haydi başka kapıya

Senden başkasını, can bilmez isen
Düşküne fakire el vermez isen
Yücelerden bakıp hal bilmez isen
Böyle isen haydi başka kapıya

Aydoğdu kurbandır Hak kapısına
Marifet Hakikat dost kapısına
Bir taş olmak ister pir yapısına
Olmaz isen haydi başka kapıya

30 Mayıs 2008 Büyükçekmece

Yol Eyledik

Coşa geldik el eyledik
Kinimizi pul eyledik
Zehri içtik bal eyledik
Meziyeti yol eyledik

Haram suyu içmeyiz biz
Haram lokma yemeyiz biz
Kadı madı bilmeyiz biz
Adaleti yol eyledik

El eleyiz bircesine
Çağırırız gürcesine
Tarikata ercesine
İcabeti yol eyledik


Şeriati kestik sözle,
Gerçekleri gören gözle.
Sazımızla, sözümüzle,
Cemiyeti yol eyledik.

Bilimden geçer yolumuz,
“Serçeşme”dendir dolumuz
Ehli Beyit’tir ulumuz
Tarikatı yol eyledik

Sır vermeyiz biz şaşkına
El verelim gel düşküne
Muhammed Ali aşkına
Hamiyeti yol eyledik

İlimdir dilimiz bizim
Bilimdir yolumuz bizim
Ali’dir velimiz bizim
Marifeti yol eyledik

Yenmek için ataleti
Yıkmak için cehaleti
Yaymak için fazileti
Haysiyeti yol eyledik

Sultan Kızıldeli’miz var
Hacı Bektaş Velimiz var
Şahı Merdan Ali’miz var
Hakikati yol eyledik

Aydoğdu’yum dost yolundan
Ayırmasın didarından
Muhammed’in katarından
Kâinatı yol eyledik

31 Mayıs 2008 Büyükçekmece 

İşte Arguvan

Saz burda söz burda işte Arguvan
Od burda köz burda işte Arguvan
Yaz burda güz burda işte Arguvan.
Can burda, öz burda işte Arguvan.

Ağ burda al burda işte Arguvan.
Bağ burda gül burda işte Arguvan
İl burda yol burda işte Arguvan.
Dil burda bal burda işte Arguvan

Ser burda yar burda işte Arguvan
Har burda nar burda işte Arguvan
Ar burda dar burda işte Arguvan
Er burda sır burda işte Arguvan

Eş burda düş burda işte Arguvan
Baş burda döş burda işte Arguvan
Nan burda aş burda işte Arguvan
Üç burda beş burda işte Arguvan

Gün burda ay burda işte Arguvan
Dem burda mey burda işte Arguvan
Toy burda soy burda işte Arguvan
Aydoğdu say burda işte Arguvan

15 Ocak 2009 Büyükçekmece

Yorumlar

Popüler Yayınlar