Ayhan Takmaz; “Gözümüzü Açtık Babamızın Sazı ve Sesi İle Büyüdük.”
Ayhan Takmaz; “Gözümüzü Açtık Babamızın Sazı ve Sesi İle Büyüdük.”
En büyüğümüz ablamız Asalet Alkan, hemşire emeklisi olup Pehlül Alkan ile evli. Pehlül eniştemiz, Âşık Vahap Alkan'ın oğlu.
İkinci sırada ben varım, Mezirme'den evliyim, Hamza Öztürk ve Gülay (Güley) Bibinin kızları Zekine ile evliyim.
Bir oğlum, bir kızım var.
Oğlum Eren Takmaz, Malatya İnönü Üniversitesinde Kimya bölümünü bitirdi. Hem öğretmen, hem kimyager… Malatya da okurken CHP il gençlik kolları başkanıydı.
Kızım Polen Takmaz halen Marmara Üniversitesi Sağlık Yönetimi Bölümü öğrencisi.
Benim küçüğüm Hadi Takmaz, halen öğretmen olarak İzmir’de görev yapıyor.
Adalet Takmaz, Kistil Mustafa amcamızın oğlu Muzaffer ile evli, İzmir’de ikamet ediyor.
Şahiner Takmaz kardeşimiz İstanbul’da ikamet ediyor.
En küçük kız kardeşimiz de evli ve İzmir’de ikamet ediyor.
Annem çok genç yaşta vefat etti (1977). Allah rahmet eylesin, mekânı cennet olsun inşallah. 38 yaşlarındaydı, kalp krizi geçirdi. Ben lisede okuyordum, en küçüğümüz kız kardeşim Öznur bir yaşlarındaydı. Annem vefat ettiğinde çok sarsıldık, perişan olduk. Bir yıl sonra babam evlendi. Bizler de bir şekilde okuduk, işe girdik, evlendik çoluk çocuğa karıştık. Bütün kardeşlerim evli, herkesin iyi kötü bir düzeni var. Olan zavallı anneme oldu, genç yaşta vefat etti, bir gün görmedi…
Babamın ikinci evliliğinden ise 3 kardeşiz. En büyükleri Özlem öğretmen, İzmir'de ikamet ediyor.
Sezanur İstanbul'da ikamet ediyor, her ikisi de evli.
En küçük erkek kardeşimizde Nesimi idi. Nesimi’yi bir kazada kaybettik (2019). Allah rahmet eylesin, Allah kimseye kaza bela vermesin, genç ölüm vermesin çok üzüldü
Yaşamöykümden Söz Edersek…
1962 yılında Hekimhan Başkavak (Mihail) köyünde doğdum.
Murteza Takmaz'ın ikinci çocuğuyum, erkeklerden ise en büyük oğluyum.
Başkavak Köyü İlkokulu ve İğdir Ortaokulunda okudum. Liseyi de İzmir’de okudum.
Askerliğimi, 1982 yılında İstanbul Alemdağ Alay Komutanlığı Levazım Er olarak görev yaptım. Acemi birliğim de usta birliğimde hep aynı yerdi, dağıtım olmadım.
Askerde izinli günlerimde asker arkadaşlarla saz çalıp türkü söylerdik, çok duygusal günlerdi, özlem bir tarafta, hasretlik bir tarafta içimizi dökerdik. Arguvanlı arkadaşlarımda vardı, birlikte dertli dertli Arguvan türkülerini söylerdik.
1983 yılında İstanbul’da Profilo fabrikasında işe başladım, Soni, Saba, Samsung marka televizyonların üretim bölümlerinde çalıştım. Aynı marka televizyonların ilk renklilerini de biz ürettik. 4 yıl fabrikada çalıştıktan sonra 2 yıllık Telekomünikasyon bölümünü bitirdim ve Gayrettepe Telekom Müdürlüğünde teknisyen olarak işe başladım. Telekom da devlet memuru olarak çalıştım. 2010 yılında emekli oldum. Halen büyük bir sitede özel güvenlik birimine bağlı Kamera odasında görev yapmaktayım.
Müzik Yolculuğum
Müziğe ilgim küçük yaşlardan beri vardı. Gözümüzü açtık babamız sazı ve sesi ile büyüdük, deyişleri, duaz imamları, semahı babamın sazından sesinden dinleyerek öğrendim, semah etmeyi de babamdan öğrendim. Bağlamayı ilkokula başladığımda babamdan öğrendin. Babam evde olmadığı zamanlar hep sazı ben çalardım, bu arada babam akordu bozmuşsun der bana kızardı. Ortaokula başladığımda kendime bir saz yaptırdım. Köyümüzde Ellezin Hüseyin derler (Hayati Ercan amcanın ağabeyi ) güzel Saz yapardı. Hem de dut ağacından, eskiden köyümüzde kocaman dut ağaçları vardı. Kendime ait sazım olunca daha çok üzerinde durdum iyice geliştirdim, lise yıllarımda Arguvan türkülerini söylemeye heves ettim. Hacı Engüzel, Âşık Çobani benim gençliğimde meşhurlardı. Köyümüzde düğünlerde, bayramlarda, rakı sofralarında söylüyordum.
Daha sonra İstanbul’da iş hayatına başladığımda Mahzuni Şerif kasetlerini dinlemeye başladım, konserlerini kaçırmıyordum. Mahzuni babanın dışında Gülabi, Muhlis Akarsu, Ali Ekber Çiçek, Turan Engin, Can etili, Belkıs Akkale dinlerdim. Muhabbet kasetlerinin bütün serisini aldım (Arif Sağ, Musa Eroğlu, Yavuz Top, Muhlis Akarsu) çok severek dinliyordum. Mahzuni türkülerini ve Muhabbetler kasetindeki türküleri halen severek dinlerim, kendim de çalıp söylüyorum.
Günümüzde Arguvan türkülerini daha çok Muharrem Temiz, Erhan Yılmaz, Cemal Öztaş severek dinliyorum.
Küçüklüğümde babamı örnek alırdım, gençliğimde Arguvan türkülerini ve asık Çobani'nin tarzında söylerdim. Şehir hayatına geldikten sonra Mahzuni türkülerini sevdim, örnek aldım, Arif Sağ’ı örnek aldım. Bir ara da özgün müziklerine merak sardım. Zülfü Livaneli, Ahmet Kaya gibi ozanları dinledim. Halen halk müziğine gönül veriyorum. Türkü dinlemeyi de, saz çalmayı da çok seviyorum. Ölünceye kadarda seveceğim. Arguvan türkülerini de ayrı seviyorum. Dostlarla içki ortamında, pikniklerde çalıp söylüyorum. Özel kayıt yaptırdığım bir kaç kasetim var. Piyasaya sürmedim. Yarışmalara katılmadım, hiç bir müzik eğitimi de almadım. Tamamen amatörce müzik sevgimden ve babamızdan dolayı genetik diyebilirim.
Ailemde babamın dışında amcam Hüseyin Takmaz güzel çalıp söyler. Genellikle Mahzuni tarzında çalıp söyler ve kendine ait çokta türkü besteleri var. Ayrıca kardeşim Şahiner çalıp söylüyor, babamın deyişlerini genellikle çalıp söylüyor. Rahmetli Nesimi kardeşim de saz çalıp söylüyordu.
1 Şubat 2021
Yorumlar
Yorum Gönder