Bir Yozgat Sürmelisi; Songül Yılmaz

Bir Yozgat Sürmelisi; Songül Yılmaz
Ankara’da özellikle Halk Ozanları Kültür Derneği, Ankara’da bulunan Malatyalı derneklerin ve diğer yöre derneklerinin etkinlikleri ile şiir ve müzik dinletilerinde pek çok sanatçı ile tanıştım. Ankara’da tanıdığım sanatçılarla ilgili derlemelerim nerede ise bir kitap olacak kadar çoğaldı.

Songül Yılmaz da Yozgatlı bir ses sanatçısı. Zülfikar Sezen ile birlikte tanıştığım, bazı etkinliklerde birlikte bulunduğumuz, zaman zaman bir araya gelip söyleştiğimiz birisi. Zülfikar Beyin, “Yozgat Sürmelisi” dediği Songül Yılmaz ile 6 Haziran 2017 günü Sakarya Caddesi ile Mithatpaşa caddesinin kesiştiği köşede bulunan Yuva Simit’te kendisinden derlediğim yaşamöyküsünü, kısa da olsa halk müziği ile ilgili görüşlerini sunuyorum.

Songül Yılmaz

İsmihan ve Haydar Üstün çiftinin sekizinci çocuğu olarak 1 Ocak 1968 tarihinde Yozgat İli Şefaatli İlçesi Güzelli köyünde dünyaya geldi. İlkokulu köyünde okudu. Yaşamını köyünde sürdürürken, 1984 yılında Yozgat Merkez Kolanlı köyünden Durak Yılmaz ile evlendi, Ankara'da yaşamaya başladı. Aşkın (1986) ve Sevtap (1987) adlarında bir erkek biri kız iki çocuk annesidir. Yaşamanı Ankara‘da sürdürüyor. Kültür Bakanlığında Yozgat yöresi yerel sanatçısı olarak kayıtlıdır ve MESAM üyesidir.
İlkokul yıllarında müziğe olan ilgisi 1984 yılında Ankara'ya geldikten sonra daha da arttı. Özellikle Güler Duman‘dan etkilendi. 1992 yılına kadar halk müziği, arabesk, fantezi müzik ve sanat müziğiyle ilgilenirken gördüğü bir rüyadan sonra tamamen halk müziğiyle ilgilenmeye başladı. Rüyasını şöyle anlatıyor:
“Tulum köyü yakınlarında bulunan Durak Abdal türbesinde yatan kişiyi rüyamda gördüm. Bu kişi, orta boylu karakaşlı karagözlü birisiydi, beni çocukmuşum gibi kucağın aldı sevdi, bir kitap açtı, ‘oku’ dedi. “Bu yaştan sonra ne okuyayım?” dedim. ‘Yok, yok, sen Allah katında çok değerlisin’ dedi. Sabahleyin bir bağlama sevdasıyla uyandım, bağlama çalmayı öğrenmek için kursa gitmeye karar verdim.”
Demetevler’de Tahsin Terzi’den bağlama, dersler aldı. “Bağlamayla uğraşma, sesin güzel bir albüm yapalım” önerisi üzerine, 1993 yılında “Harman Yeri” adlı bir kaset albüm yaptı. Hareketli orta Anadolu türküleri ve oyun havalar okudu.

1995 yılında Hacıbektaş'ta TRT program yapımcısı Ahmet, Mortaş ile tanıştı, o da, Tahsin Terzi gibi sesini kullanmasını önerdi.
Hacıbektaş Derneğinde Salman Düştü ve Hakkı Gökçe’den nota bilgisi öğrendi. Sazım Dershanesinde Ercan Baş‘tan teorik bilgiler, Deniz'den şan dersleri aldı.
1995-1996 yıllarında Erkan Sürmen, yönetimindeki Kültür Bakanlığı Korosunda, 1997 yılında Kenan Şahbudak yönetimindeki Mamak Belediyesi Korosunda yer aldı.
1998 yılında “Gözlerine Mahkûm Ettin” adlı albümü çıktı.
2004-2005 yıllarında iki deneme CD yaptı.
2012 yılında “Gönül Telinden” albümünü çıkardı.
İlk katıldığı televizyon programı, Elçin Temel‘in GAP TV'deki programıydı. Bu programda, Yozgat yöresi ile ilgili bilgiler vererek türküler söyledi.
TRT Dış Yayınlarda (TRT İNT) “Merhaba Dünya” programına katılarak türküler söyledi.
Gimsa TV, Ostim TV, Çankaya TV, Genç Kanal, Kanal 67, Sivas 58, Vizyon 58, Can Erzincan, Ekin TV, Ulusal Kanal, Yol TV, Kanal B, Ada TV (Kıbrıs), Kilimli TV televizyonlarında programlara katılarak türküler söyledi.
İmaj Radyo, Çağdaş Radyo, Çankaya Radyo, Ekin Radyo, Sizin Radyo, Özgür Radyo, Harman Radyo'da programlara katıldı.
1993 yılından itibaren düğün salonlarında, çeşitli kurum ve derneklerde, özel günlerde, çay bahçelerinde, cezaevinde sahneye çıktı, konserler verdi. Çağ gazetesinde, “Kara Çadırdan Türküler” köşesinde türkü öyküleri yayınladı.
2014 yılından itibaren söylemenin yanında bağlama çalmayı da geliştirmek için kurslara katıldı. Hakan Ünal, Tuncer, Ümit Özdizlekli’den bağlama dersleri aldı.
Anadolu Nene Hatunlar Derneğinin kurucu üyelik ve yönetiminde bulundu.
On bir yıl Yozgat Federasyonunda kadın kolunda görev aldı.
1985 yılından bu yana ölçülü şiirler yazıyor ve şiir yazmada doğaçlamayı yeğliyor. Şiirlerinden bazılarını besteledi. Bestelediği, “Olmadı Yar Senden Başka” adlı şiirini “Gönül Telinden” albümüne okudu.
Cem Vakfı'nda “Cem Korosu”nu çalıştırıyor, deyiş ve semah ağırlıklı çalışmalar yapıyor.

Türkülerle ilgili görüşlerini kısaca şöyle dile getiriyor.

“Ben bu bayrağı gönüllü taşıdım. Türküler benim sevdam, yürek sesim. Büyük Allah’ım bana bahşetti bu sesi. Ömrüm oldukça dinleyenlerimle beraber olmaya devam edeceğim. Türkülerde ben kendimi yaşıyorum.
Gençlere bir tavsiyem var; bana sakın gücenmeyin, eğer arkanızda aile desteğiniz yoksa bu yola sakın çıkmayın. Sadece yıpranırsınız, sesinizi benim gibi duyuramazsınız. Üzgünüm, yirmi beş yılımı heder etim. Türküleri çok seviyorum, sahnede çok mutlu oluyorum. Biraz dertleşelim istedim, saygılarımla…”

Yorumlar

Popüler Yayınlar